diriliş ertuğrul dizisindeki tarihi hatalar

dizi beana kalırsa fena gitmiyor. ama konu uzadıkça birazdan yazacağım hatalara yeni hatalar eklenmesi de muhtemel tabi.. -o dönemde islamiyet kayı boyunda yeni yeni benimseniyordu. yani kayının en az yarısı daha tengri inancına sahipti. dizidekiler maşallah bizden daha müslüman. -kayı o dönemde oba değil bir boy. -dizide dündar bey çok büyük gösterilmiş. gerçek olan ise dündar bey'le osman bey arasında en fazla 8 yaş olduğu. -sungur tekin, süleyman şah öldüğünde orda olması gerekirdi. hatta süleyman şah öldükten sonra sungur tekin ve gündoğdu aşiretin bir kısmıyla beraber ayrılıyorlar kayıdan. gündoğdu ayrılıcak gibi zaten ya bakalım. -halime sultan dizideki gibi soylu bir aileden gelmiyor. -dizideki afşin bey, ersagun bey, artuk bey sultan alparslan döneminde yaşamış ve alparslan'la aynı yaşta olan çok çok önemli şahsiyetlerdir. -bamsı beyrek aslında hayali bir kahramandır. yaşadığına dair hiçbir kanıt yok -hamza alp ve abdurrahman osman döneminde yaşamış olan ve osmanın en güvendiği iki adamıdır. ihanet etmeleri söz konusu bile olamaz. -diğer bir konu da ibni arabi'nin ertuğrulla dost olması. yazılı hiçbir kayıtta böyle birşey yok. ancak şu bilgiyi de vermek isterim. bazı kaynaklar ertuğrul oğlu osman'ın yunus emre'yle ve mevlana'yla karşılaştığını yazmaktadır. yani aralarında manevi bir etkileşim olmuştur. not: dizide benim gözüme çarpan hatalar bu. ama sonuç olarak dizidir bu fazla büyütmeye gerek yok. yine de yeni hatalar gördükçe bu sayfayı yenileyebilirim. tarihin doğru öğrenilmesi amacıyla. edit: uzun zamandır diziyi izlemediğim için yeni hatalarını yazamadım. izleyen bilinçli arkadaşlar ekleme yapabilir.

ertuğrul şahin yok. en büyük hata budur.

3. sezon da çok hareketli olacak gibi. ancak eğer ki yine nefes nefese sahneler, entrikalar, bizansla it dalaşları, ertugrul'un bizans prenslerine hakaretlerini, laf sokmalarını izlersek bilin ki bunlar dogru degil. ertuğrul gazi dönemi genel olarak sakin bir dönemdi ve fazla uyumlu olmakla eleştirilirdi. yine tabiki sınırdaki bizansla bazı gergin anlar oldu. ama ertugrul gazi bu gerginlikleri kılıçla, okla değil alttan almak suretiyle bitirmistir. hatta şöyle bir anektot da anlatayım; "ertugrul gazi'nin konuğu bizans prensidir. prens ertugrul'un ele avuca sığmayan oglu osman bey'den şikayetcidir. bizans sınırlarını devamlı ihlal ettigini, onun da ertugrul gazi gibi kendilerine itaat tmesini ister. ertuğrul hemen kara osmanı çağırtır. prensin önünde onu azarlar ama piskin prens bunula yetinmez ve osman elimi öpsün ve bana itaat etsin der. osman'ın kendine kalsa bu istek karşısında cevabı bir kılıç darbesiyle prensin başını gövdesinden ayırmak olsa da bey ertugruldur. ertuğrul osman'ın prensin elini öpmesini ister ve osman babasının da yoğun istegiyle nikolayin elini öper. osman tabi el öperken lafı da koyar 'nikolay, alamayacağım toprağa bir daha girmeyecegim' der. sonra nikolay kalkar gider. ertugrul osman' a egilmesini söyler ve kulaģına şunları fısıldar: " osmanım, bil ki bugün burada bu gevurun elini öpen sen degildin bendim. unutma sakın. alamayacagım toprağa bir daha girmeyecegim dedin yemin ettin. bunu unutma."" işin aslı ,ertugrul gazi o dönemde sakin bir politika izledi cünkü daha büyük planları vardı. öncelikle orada iyi ilişkiler kurup kalıcı olmak istedi. ama bunun böyle gitmeyecegini o da biliyordu. yani dizinin en büyük tarihi hatası bana göre burada olacak. ertugrul ona buna dayılanacak ve koskoca bizans iki bin kisilik kayının hakkından gelemeyecek. cünkü bu diziyi yapmakta amaç üzüm yemek değil, bağcıyı dövmek.

süleyman şah diye biri yok amına koyyim insanları sikmeyin.